Tekirdağ Eczacı Odası Basın Açıklaması: “Sağlık Kapınız Açık Kalsın”

Selen Ecem Karakaş, 1992 yılında Tekirdağ, Şarköy'de doğan ve Selanik göçmeni olan bir yazardır. İlkokulu İnönü İlköğretim Okulu'nda, lise eğitimini Tekirdağ Lisesi'nde tamamlamıştır. Ardından Atatürk Üniversitesi'nde ağız ve diş sağlığı (diş teknikeri) alanında eğitim almıştır. İkinci üniversite olarak yine Atatürk Üniversitesi'nde laborant ve veteriner sağlık teknikerliği eğitimini tamamlamıştır. Son olarak üçüncü üniversite olarak yeni medya ve gazetecilik bölümlerini bitirmiştir. American Üniversitesi psikoloji bölümünü okumaktadır. Selen Ecem Karakaş, İstanbul Ataşehir'de Genel Diş ve Pedodonti Diş Teknikeri olarak 8 yıl boyunca çalışmış ve son dört yıldır Tekirdağ'da yaşamını sürdürmektedir. Hür Medya ve Özgür Haber Ajansı'nda köşe yazarı ve gazeteci olarak görev yapmaktadır. İyi Haber Tv Marmara Bölge Temsilcisi olarakta görevini sürdürmektedir. Ayrıca çeşitli dergilerde köşe yazarlığı görevinde bulunmaktadır. Aktif bir siyaset hayatı olan Karakaş, İYİ Parti Tekirdağ Süleymanpaşa Eğitim ve Toplumsal Politikalar Başkanı olarak görev almıstır. Tekirdağ İyi Parti İl Yönetiminde aktif olarak görevine devam etmektedir. Aynı zamanda Atatürk Gönüllüleri Kütüphane Oluşumu Platformu'na gönüllü destekçi olarak katılmış ve Yazarlar ve Şairler Derneği'ne üyedir. Edebiyat ve sanat projelerini desteklemekte ve sürdürmektedir.

SAĞLIK KAPINIZ AÇIK KALSIN

Değerli Basın Mensupları,

Öncelikle, 6 Şubat 2023’te meydana gelen ve 11 ilimizi derinden sarsan Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıldönümünde, hayatını kaybeden vatandaşlarımızı rahmetle anıyoruz. Binlerce insanımızın yaşamını yitirdiği, milyonlarca insanın etkilendiği bu büyük felaketin acısı hala yüreğimizde. Depremde yakınlarını kaybeden ailelere sabır, yaralı vatandaşlarımıza sağlık ve afetten etkilenen tüm yurttaşlarımıza dayanışma içinde yaralarını sarma gücü diliyoruz. Bir daha böyle acıların yaşanmaması için, afetlere karşı dirençli bir ülke inşa etmenin hepimizin ortak sorumluluğu olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyoruz.

Bununla birlikte, geçtiğimiz günlerde Bolu Kartalkaya’daki bir otelde meydana gelen yangın felaketi hepimizi derinden sarsmıştır. Bu elim olayda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralı vatandaşlarımıza ise acil şifalar diliyoruz. Tüm sorumluların tespit edilerek gereken en ağır cezaları almalarını bekliyor, bir daha böyle felaketlerin yaşanmamasını temenni ediyoruz.

Değerli Basın Mensupları,

Kırklareli’nin Pınarhisar ilçesinde bir aile sağlığı merkezi inşaatının temel atma töreninde söz alan Adalet ve Kalkınma Partisi’nden Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam’ın konuşmasını sağlık emekçileri olarak büyük üzüntü ile dinledik. Sarıçam’ın konuşmasında “memnuniyetsizlik varsa gidin sağlık personelinin gırtlağına yapışın, ben üzerime düşeni devlet olarak yaptım hizmeti vermeyen onlar diye de kışkırtırım” diyerek sağlık emekçilerini hedef göstermiştir. Sağlığı yönetenlerin bir halk sağlığı sorunu haline getirdikleri sağlıkta şiddetle mücadele etmemeleri bir gerçek olarak ortada iken bu türden kışkırtmalarla işlenecek suçlara ortak oldukları da açıktır. Ahmet Gökhan Sarıçam açıkça ifade ettiği gibi halkı sağlık çalışanlarına karşı kışkırtarak suç işlemekte, suçu teşvik etmektedir. Yetkilileri sağlıkta şiddete yöneltmeye değil etkin bir şekilde şiddeti önlemeye davet ediyoruz.

Değerli Basın Mensupları,

ECZANELER KAPANIYOR, HALK SAĞLIĞI TEHLİKEDE!

Türkiye’nin dört bir yanında birinci basamak sağlık hizmetinin vazgeçilmez unsuru olan eczaneler, uzun süredir ekonomik zorluklarla mücadele ediyor. İlaç fiyat politikalarındaki tutarsızlıklar, ekonomik dalgalanmalar ve yetkililerin taleplerimizi görmezden gelmesi nedeniyle eczaneler, ayakta kalamaz hale gelmiştir.

İlaç firmalarının, sabit kur ile gerçek kur arasındaki farkın giderek açılması sonucu Türkiye pazarından çekilmeye başlaması, hastaların ilaç bulamamasına neden olmaktadır. Halihazırda piyasada bulunan ve SGK’nınkarşıladığı pek çok ilaç için ise hastalar yüksek fiyat farkları ödemek zorunda kalmaktadır.

2024 yılı hem hastalar hem de eczacılar için büyük zorluklarla geçti. 30 bini aşkın eczanemiz, sunduğu ilaç ve sağlık hizmetlerini ağır mali yükler altında sürdürebildi. Eğer bu duyarsızlık devam ederse, 2025 yılı eczaneler için karanlık bir yıl olacaktır. Eczanelerin ışıklarının söndüğü, sağlık kapılarının kapandığı bir yıl…      

Unutulmamalıdır ki

İLAÇTA TASARRUF ADI ALTINDA HALK SAĞLIĞI TEHLİKEYE ATILIYOR!

Bugün, yıllardır uygulanan yanlış ilaç fiyat politikalarının olumsuz sonuçlarını yaşıyoruz. Sağlıkta Dönüşüm Programı adı altında yürütülen politikaların bizi getirdiği nokta, sağlık hizmetlerine erişimin giderek zorlaştığı bir sistemdir.

2009 yılında “sağlıkta tasarruf” adıyla başlayan ve sistematik şekilde ilaç harcamalarının kısılmasına yönelik uygulamalar, bugün ciddi bir krize dönüşmüştür. Son 15 yılda ilaç harcamalarının Gayrisafi Milli Hasıla (GSMH) içindeki payı yarı yarıya düşürülmüştür. Bu oran, OECD ülkeleri ortalamasının altındadır ve Türkiye, ilaç ve sağlık harcamalarına en az bütçe ayıran ülkeler arasına girmiştir.

Bunun sonucunda;

       •       Eczacılar ilaç temin edemez hale gelmiş, hastalar tedavilerine ulaşamaz olmuştur.

       •       Küçük sermayelerle işletilen eczaneler, sağlık sisteminin en kırılgan halkası olarak ekonomik çıkmaza sürüklenmektedir.

ENFLASYON KARŞISINDA EZİLEN ECZANELER İÇİN ACİL DÜZENLEME ŞART!

Enflasyonun her kesimi etkilediği bir dönemde, eczacılar azalan kârlılıklar ve artan maliyetler karşısında ayakta kalmaya çalışmaktadır. Bu nedenle, ilaç fiyat kararnamesinin enflasyon oranlarına göre güncellenmesi ve eczanelerin sürdürülebilir bir gelir modeline kavuşmasını sağlayacak şekilde her fiyat güncellemesiyle karlılık baremlerinin otomatik artması uygulamasının acilen hayata geçirilmesi gerekmektedir.

Değerli Basın Mensupları,

YÜKSEK MUAYENE ÜCRETLERİ VE HASTA KATILIM PAYLARI GERİ ÇEKİLMELİDİR!

Sağlık Uygulama Tebliği’nde yapılan düzenleme ile hasta katılım paylarında yüzde 542’ye varan artışlar yapılmıştır! Emekliler, asgari ücretliler ve özellikle kronik hastalığı olan vatandaşlarımız için bu artış kabul edilemezdir.

Üstelik, hiçbir ilgisi olmamasına rağmen, muayene ücretlerinin tahsilatı eczanelere yaptırılmaktadır. Eczacılar olarak, SGK adına muayene ücreti tahsil etmek istemiyoruz! Bu uygulama, vatandaşlarımızla eczacılarımızı karşı karşıya getirmekte ve meslektaşlarımızı zor durumda bırakmaktadır.

İLAÇ TEMİN PROTOKOLÜ GECİKİYOR:

ECZANELER ZOR DURUMDA!

Türk Eczacıları Birliği ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) arasındaki İlaç Temin Protokolü, 1 Ekim 2024 tarihinde sona ermiş, ancak dört aydır yeni bir protokol imzalanmamıştır. Bu belirsizlik, eczaneleri ve hastaları büyük bir risk altına sokmaktadır.

Eczanelerimizin ilaç ve sağlık hizmetlerini sürdürebilmesi için ekonomik koşullara uygun bir protokol ivedilikle hayata geçirilmelidir. 30 bini aşkın eczanenin ayakta kalması, hastalarımıza hizmet sunumuna devam edebilmesi, ancak gerçekçi koşullarda ve tam bir mutabakatla imzalanacak bir protokole bağlıdır.

Sonuç olarak,

Bugün duyurmak istediğimiz konu şudur: Hastalarına ilaç ulaştırmak için büyük özveriyle çalışan eczacılar, ağır ekonomik koşullar ve haksız uygulamalar altında ezilmektedir.

       •       Başta muayene ücreti tahsildarlığı olmak üzere, eczacılar asli görevleri dışında angaryalarla uğraşmaya zorlanmakta, halk sosyal devlet anlayışıyla ücretsiz alması gereken sağlık hizmetinde afaki zamlarla karşı karşıyadır.

       •        Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılan protokol görüşmelerinde Kurum eczanelerin ekonomik kayıplarını ve yaşadığı dar boğazı görmezden gelmektedir. Eczacılar, artan işletme giderleri karşısında nefes alamaz hale gelmiş, ilaç temini için dahi finansal zorluklarla mücadele etmektedir.

       •       İlaç Fiyat Kararnamesi, her ilaç fiyat güncellemesinde eczacı kârlılıklarını daha da düşüren bir sisteme dönüşmüştür. Eczaneler, artan maliyetler karşısında ilaç hizmeti vermekte zorlanırken, kârlılıklarının erimesi nedeniyle sürdürülebilir bir yapıyı kaybetmektedir.

       •       Sağlıkta Dönüşüm Programı, hastaların ve eczacıların sorunlarını çözmek yerine, eczaneleri giderek artan maliyetler altında ezmekte ve sürdürülemez bir ekonomik çıkmaza sürüklemektedir.

SUSMAYACAĞIZ,

MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ!

Bizler eczacılar olarak, yaşanan bu sorunları defalarca yetkililere ilettik. Ancak ne hastalarımız ne de meslektaşlarımız adına kalıcı ve gerçekçi bir çözüme ulaşılmış değildir.

Eğer bugün sessiz kalırsak,

       •       Hastalarımız ilaçlarına ulaşamayacak,

       •       Eczanelerimiz birer birer kapanacak,

       •       Halk sağlığı telafisi zor bir krize sürüklenecektir!

Bu nedenle buradan tüm meslektaşlarımızla ile birlikte haykırıyoruz:

Eczanelerimiz bu koşullarda ayakta kalamaz!

Acil önlemler alınmazsa, eczane iflasları an meselesidir!

Biz eczacılar, halkımızın sağlık kapısını açık tutmak için buradayız ve mücadelemize devam edeceğiz!

Haklı taleplerimiz karşılanana kadar susmayacağız!

Tekrar hatırlatmak istiyorum, Eczacınız En Yakın Sağlık Danışmanınızdır!

SAĞLIK KAPINIZ AÇIK KALSIN

Tekirdağ Eczacı Odası

    Yönetim Kurulu 

A+
A-
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.